5 Haziran 2012 Salı

Sexuality for Female


Orgazmın önündeki engel: İyi kız sendromu! Kadınlar neden orgazm bozuklğu yaşarlar?

Kadında orgazmı ve orgazm sorununu ele alan Psikiyatrist ve Psikoterapist Uzm. Dr. Sevilay Zorlu, kadınların orgazmı yaşamalarının önündeki en büyük engellerden birinin "iyi kız sendromu" olduğunu belirterek, durum hakkında şu bilgileri veriyor:

ORGAZM
Fiziksel anlamda, rahim, alt vajina ve genital bölge kaslarındaki cinsel gerilmenin rahatlamasına neden olan ritmik kasılmadır. Bazı kadınlar ise zihinsel hayal gücü ya da ruhsal bir deneyim yaşarlar. 

Her kadının orgazm deneyimi farklı olduğu gibi, aynı kadın farklı deneyimler yaşayabilir. Orgazmın sayısı da kadından kadına farklılıklar gösterir. Bazı kadınlar bir kere orgazm ile kendilerini doyumlu hissederken, bazıları çoğul orgazm gereksinimi hissedebilir. 

Orgazmın ortaya çıkmasını gerektiren “uyarılma” derecesi, kadından kadına ve kadının içinde bulunduğu koşullara göre değişir. Bazı kadınlar herhangi bir cinsel uyarı ile orgazm olurken, diğerleri yoğun ve uzun klitoral uyarılmaya ihtiyaç duyabilirler.

Her cinsel ilişki orgazm ile sonuçlanmayabilir. Orgazm yaşanan her cinsellik yeterli doyum sağlamayabilir. 

Cinsel ilişkinin ne kadar mutluluk verdiğini cinsel doyum belirler. 

KADINDA ORGAZM BOZUKLUĞU
Sürekli ve tekrarlayan bir biçimde cinsel birleşme ile orgazm olamaması ya da çok nadiren olmasıdır. 

Bazı kadınlar hayatları boyunca hiç orgazm olmamışken bazıları da çok nadiren olabilmiştir. Bazı kadınlar mastürbasyonla orgazm olabilir ama cinsel birleşme sırasında orgazm olamazlar, bazı kadınlar ise hiç mastürbasyon yapmamışlardır. 

NE SIKLIKTA GÖRÜLÜYOR? 
Birçok araştırmada cinsel sorun nedeniyle başvurmamış kadınların yüzde 40-60'ında orgazm bozukluğu saptandı. 

2003 yılında Richters tarafından yapılan bir araştırmada, cinsel işlev bozukluğu gösteren, yaşları 16-59 arasında değişen 9134 kadının yüzde 28.6'sında orgazm bozukluğu olduğu görülmüş. 

En çok orgazm bozukluğu yaşayan kadınların yaş aralığı 50-59 iken (%41.9), bunu 16-29 yaş aralığı izler (%29). 

Hannover Üniversitesi'nde 600 öğrenci ile yapılan araştırmada yüzde 40'ının ilişkileri boyunca orgazm olmadıkları halde orgazm taklidi yaptıkları saptanmış. 

Yani dünyanın her yerinde aynı sorunla karşılaşabiliyoruz. 

NEDENLER
CETAD (Cinsel Tedavi ve Araştırma Derneği) çalışmasına göre; çocukluğunda ve gençliğinde kendisini “iyi kız” olarak tanımlayan her 10 kadından 9'u yetişkinlikte orgazm olamıyor. 

Geleneksel kadın cinsel rolünü benimsemiş kadınların yaşadığı “iyi kız” sendromu, orgazm yaşamalarının önündeki en büyük engeli oluşturuyor. 

Ülkemizde kadınlar cinsel haz alma ve doyuma ulaşmayı kendileri açısından çok önemsemezler. Eğer cinsel birleşme olabiliyorsa ve erkek açısından bir memnuniyetsizlik yoksa kadınlar da bir sorun yokmuş gibi davranmayı, hatta orgazm olabiliyormuş gibi taklit etmeyi tercih edebilmektedirler. 

Kız çocukları yetiştirilirken, cinsellikle ilgilenmemeleri öğretilir, cinsellikle ilgilenmeleri ve cinsellik içeren aktiviteleri kınanır, kısıtlanır. Örneğin, mastürbasyon yapmaları istenmez ve hoş karşılanmaz. Evlenene kadar kızlık zarını koruyup kollamaları, ilk gece eşlerine saklamaları tembihlenir. Kendi genital yapısına dokunmak bir yana, bakmaktan bile korkabilirler. 

Evlendikten sonra da bir görev gibi kadınlardan beklenen sadece eşlerine yanıt verebilir olmalarıdır. Bu nedenlerle, kadınların önemli bir kısmı ön sevişme sırasında eşlerine çok az katılırlar veya hiç katılmazlar. Cinsel birleşme sırasında çoğu hareketsiz kalır. Cinsellik konusunda çiftler konuşarak iletişime geçmezler. Kadınlar, erkeklere neyi cinsel olarak uyarıcı bulduklarını söylemekten kaçınırlar.

Yeteri kadar uyarılmadıklarında cinsel birleşmeyi reddedemezler ve hazlarını artıracak daha aktif tutum almaktan kaçınırlar. 

Türkiye'de çalışan cinsel terapi uzmanlarının ortak görüşü, orgazm olmama nedeni ile tedavi talebinin belirgin şekilde az oluşudur.

Bunun farklı nedenleri olabilir; cinsel sorunların kadınların öncelikli bir sorunu olmamasından, diğer sorunlardan sıra gelmemesinden, zaten keyifli bir cinsellik yaşıyor olup bir eksiklik hissetmemelerinden, nereye gideceklerini bilememelerinden, değişebileceğinden umutları olmamasından...

1. ORGANİK NEDENLER 
Orgazm olabilme vajinanın boyutu, pelvis kaslarının gücü ile bağlantılı değildir. 

Omurilik hasarı bulunan, vajinal girişin ve vajinal ameliyatlar dolayısıyla yapısının bozulduğu kadınlarda orgazm bozukluğu gelişebilir. 

Şeker hastalığı ya da pelvis kanseri gibi kronik hastalıklar ya da menopoz daha çok cinsel uyarılmayı etkiler, ikinci derecede orgazmı olumsuz etkiler. 

2. PSİKOLOJİK NEDENLER
  • Negatif beden imajı ve düşük benlik saygısı,
  • Baba-kız ilişkisindeki olumsuzluklar,
  • Geleneksel kadın cinsel rolünün dışına çıkamamak,
  • Edilgenlik, çekingenlik,
  • Kadının çift ilişkisindeki ikilemi,
  • Kendini bırakma, kontrolünü yitirme korkusu,
  • Bağımsızlığını ortaya koyma korkusu,
  • Cinsellik konusundaki korkular,
  • Eşe veya erkeğe yönelik olumsuz duygular.


ORGAZM BOZUKLUĞUNA EŞLİK EDEN MİTLER
 

(YAYGIN YANLIŞ İNANIŞLAR)
  • Çiftler birbirini sevdikleri takdirde sevişmekten nasıl zevk alabileceklerini de bilirler.
  • Cinsel ilişki cinsel birleşme (koitus) demektir.
  • Mastürbasyon zararlıdır.
  • Cinsellik içgüdüseldir, öğrenilmez.
  • Kadınlarda orgazm cinsel birleşme ile sağlanmalıdır.
  • Mastürbasyonun cinsel güce zarar verici etkisi olabilir.
  • Oral seks, olgunlaşmamışlığın göstergesidir ve güvensizdir.
  • Sevişme her zaman doğal ve kendiliğinden olmalıdır, sevişme hakkında konuşmak ve düşünmek onu bozar.
  • İstenmeyen gebelikleri önlemek, yalnız kadının sorumluluğundadır.
  • İyi bir sevgili (eş), hemen her cinsel birleşmelerinde partnerine orgazm yaşatabilmelidir.
  • Eşler birbirini sevdikleri takdirde sevişmekten nasıl zevk alabileceklerini de bilirler.
  • Çift için ”aynı anda orgazm” gerçekleştirilmesi gereken en önemli amaç olmalıdır.
  • Klitoral uyarı ile orgazm olan ama cinsel birleşme sırasında orgazm olamayan kadınlar olgunlaşmamıştır. 

    ORGAZM YETİSİ YAŞLA BİRLİKTE ARTIYOR
    • 20’li yaşlarında fazla cinsel deneyimi olmayan kadınlarda cinsel birleşme ile orgazm olamamak oldukça yaygındır.
    • 50’li yaşlardan sonra ise yaş faktörü orgazma ulaşmada bir dezavantaja dönüşebilir.
    • Yaşlanmanın etkileri, menopoz, kronik hastalıklar nedeniyle yoğun ilaç kullanımları gibi etkenler uyarılma ve orgazmı olumsuz etkiler.
    • Aldatılmaya ya da aldatılma kuşkusuna bağlı gelişen öfke, cinsel hazzı ve uyarılmayı ciddi şekilde bozar.
    • Ayrıca, kadınların kendilerini cinsel hazza, uyarılmaya ve orgazma bırakabilmeleri için erkeklere göre daha fazla “güven” duygusuna gereksinimleri vardır.
    • Bazı kadınlar, özellikle medyadan etkilenip orgazmın “zevkten çıldırmak” gibi bir şey olduğunu ama kendilerinin bunu yaşamadığını düşünüp hayal kırıklığı ve buna bağlı küskünlükler yaşayabilir ve zamanla cinsel ilişkiden uzaklaşabilir.

      KLİTORAL ORGAZM? / VAJİNAL ORGAZM?
      Orgazmın vajinal ve klitoral biçimindeki ayırımı yapaydır. Orgazmın hem vajinal hem de klitoral bileşenleri vardır. Hatta ne klitoral ne de vajinal uyarı olmaksızın, fanteziler, düşler gibi psikolojik uyaranlarla ya da başka erojen bölgelerin fiziksel uyarısıyla da orgazm gerçekleşebilir. 

      ORGAZMLA İLGİLİ TEMEL BİLGİLER
      • Yakın çalışmalar göstermiştir ki, kadın orgazmında klitoral uyarı önemlidir. Vajinal uyarılma yüksek derecede haz verdiği halde, belki de çoğu kadında orgazmı başlatmada katkısı daha azdır. 
      • Klitoral uyarılma yoğunluğu cinsel eylemin şekline göre değişir. En yoğunu doğrudan klitorisin uyarılması veya üzerine baskı uygulanmasıdır. Cinsel birleşme hafif bir klitoral uyarı sağlar, bu da orgazmı başlatmaya yetmeyebilir. Klitoris üzerine en yoğun baskı, kadının üstte olduğu pozisyonda gerçekleşir. 
      • Kadın orgazmının ortaya çıkmasını gerektiren uyarılma derecesi kadından kadına değişir, sadece bireyler arasındaki değişiklik söz konusu değildir, aynı kadın farklı zamanlarda farklı düzeylerde uyarılma gereksinimi hissedebilir. 
      • Kadınlar orgazm eşikleri konusunda farklılıklar gösterirler. Bazı kadınlar herhangi bir cinsel uyarı ile orgazm olurken, diğerleri yoğun ve uzun klitoral uyarılma gerektirir. Bazı kadınlar bir kere orgazm ile kendilerini doyumlu hissederken diğerleri üst üste orgazm gereksinimi duyabilir. 
      • Orgazm olabilme yaşla birlikte artar. 20'li yaşlarında fazla cinsel deneyimi olmayan kadınlarda cinsel birleşme ile orgazm olamamak çok yaygındır. Ancak ilerleyen yaş ve menopoz, hastalıklar ve ilaç kullanımlarının devreye girmesiyle birlikte özellikle 50'li yaşlardan itibaren yaş faktörü bir dezavantaja dönüşmeye başlar. 

        TEDAVİ
        • Orgazm bozukluğunda öncelikle bu soruna neden olan etken tanımlanmalı ve buna yönelik tedavi planlanmalıdır.
        • Uyarılma azlığı, yeterlı klitoral uyarılmanın olmadığı durumlarda ÇİFTİN CİNSEL TERAPİSİ ile sorun aşılmaya çalışılır.
        • Cinsel eşte erken boşalma varsa buna yönelik tedavi yapılır.
        • Organik ve psikiyatrik sorunlara bağlı olarak ortaya çıkan orgazm bozukluklarında benzer şekilde nedene yönelik tedavi orgazm sorununu da çözecektir.
        • İlaç kullanımına bağlı olarak ortaya çıkan durumlarda kullanılan ilaç değiştirilebilir veya kesilebilir.
        • Cinsel terapiden sonuç alınamayan ya da ciddi kişilik sorunları, psikoseksüel gelişimin erken dönemlerine ait sorunların olduğu vakalarda daha başlangıçta DiNAMiK YÖNELiMLi CiNSEL TERAPi ya da UZUN SÜRELi TERAPi gerekeceği düşünülebilir.

Sekste Fanteziler gerekli mi? Cinsellikte fantezi kurmak gerekli ve faydalı ama nereye kadar?

Cinsellikte fantezi kurmak gerekli ve faydalı ama nereye kadar?

Bu konuda uzmanlarca yapılan o kadar farklı görüş ve yorum var ki inanılmaz. Bu konuda yorum yaparken o bölgenin, yörenin veya milletin sosyal yaşantısı, geçmişi, dini ve kültürel öğelerini hesaba katmak gerekir. Bu yüzden başkalarının ne dediği değil bizim ülkemizin gerçekleri bizi ilgilendirir.

Hani derler ya her koyun kendi bacağından asılır. Ben o bunu demiş anlamam, benim bildiğim gerçek şudur: Yerinde, zamanında, koşullara uygun hayal kurmak ve fantezi sekse canlılık getirir, fayda verir, ama sınırını aşarsanız daha sonra bunun bedelini ağır ödersiniz. 

Önce bir gerçeği vurgulayalım, sanıldığının aksine kadınlarında cinsel fantezileri vardır, erkekler bunu bazen görmezden gelebilirler, genelde kadınlar bu konuda da az paylaşımcıdırlar.Genelde de bunları yakın kız arkadaşlarla paylaşır, kocalarına partnerlerine söylemezler, çünkü erkekler bu konuda kadınları direk yargılayıcı yaklaşırlar, nereden aklına geldi veya daha evvel bunu yaşadın mı gibi abuk sorularla sistemi çökertir, sonrada cinsel hayatımız çok sönük sen hiçbir şey katmıyorsun diye kadın gene suçlarlar.

Sonuçta hepimiz rüya görürüz bazen hatırlar bazen hatırlamayız, herkeste bazı aralıklarla en masumundan en inanılmazına kadar cinsel içerikli rüya görürüz. Bu rüyalar sırasında hem kadında hem erkekte boşalma - rahatlama olabilir. Erkeklerde gece kendiliğinden gelen bel suyunun (meni) da çoğu zaman gördükleri erotik düşlerin sonucu olduğu bilinmektedir. Kadınlar da, orgazmla sonuçlanan bu tür düşler görebilirler.

İnsanların birçoğu mastürbasyon yaptıkları zamanlar, ya da cinsel birleşme esnasında hayal güçlerini kullanarak, kafalarında bir takım fantezi sahneler canlandırırlar. Seçilen bu hayali sahneler, cinsel coşkuyu artıracak niteliktedirler.

Bu hayaller bazen çok net ve belirgin bazen de silik olarak yaşanabilir, hayaldeki ortam ve kişi-kişiler gerçek yer ve kimlikler olabileceği gibi tamamen gerçek dışında olabilir.

Ünlü Cinsel Bilimci Kinsey'e göre, kadınlar daha çok, önceden geçirdikleri denemeleri düşünme, eski anılarını canlandırma eğilimindedirler. Erkekler ise, ömürlerinde yapmadıkları ve de düşleri dışında yapamayacakları şeyleri hayal, ederler.

Fanteziler gereklimi?

Cinsel arzusu olan her insan genellikle cinsel fantezilere gerek duymaktadır,çünkü cinsel fanteziler heyecanı arttırır,odaklanmayı sağlar ve orgazmı daha kolaylaştırır.

Fanteziler cinsel isteğin uyarılmasında oldukça yardımcı olmaktadırlar. İlişkiye girmeden evvel çoğu insan kendisini beyin olarak hazırlama ihtiyacını duyar. Bunu da gireceğimiz cinsel ilişkiye beynimizde canlandırarak yaparız. Partnerinizin yakınlığını, sıcaklığını, size dokunuşlarını hayal etmekle başlayabilirsiniz. Partnerinizin yüzünü, gözlerini, dudaklarını kafanızda imajlar halinde görmeye çalışabilirsiniz. Sadece sizin hoşunuza gidecek fiziksel imajları yaratmanız çok önemlidir.

Çoğu insan, özellikle yaşları ilerledikçe veya ilişkileri olgunlaştıkça, cinsel isteklerinin o kadar çabuk uyarılamadığını görürler. Bu dönemlerde fantezilerin yardımı olabilmektedir.

Sınırlar, nereye kadarı normal, nereden sonrası tehlikeli;

Cinsel Fanteziler sağlıklı bir cinsel yaşamın göstergesidir ama sınırı aşarsanız cinsel bir sapkınlığın işareti de olabiliyor!
Fantezinizdeki sahnelerdeki kişi ve olaylar eğer sonradan düşününce bile size sıkıntı yaratacaksa uzak durmak gerekiyor.

Akraba aşkı, kardeş, ana-baba, evlat gibi çok yakın akraba ile cinsel ilişki kurma fantezisi, daha sonra yüzüne bakıp yenge, enişte diyeceğiniz sosyal açıdan farklı iletişim içinde bulunduğunuz kişiler. Fahişelik, ırza geçmek, homoseksüellik, teşhir, mazoşizm, sadizm, çocuklarla, hayvanlarla, ilgili cinsel hayaller ya da fanteziler uygun değildir.

Çünkü her şey düşünmekle başlar.

Hayal dünyanızı kimse sınırlayamaz ama düşünsenize en yakın arkadaşınızın eşinizle veya kızınızla ilgili cinsel fantezisi olduğunu düşünmek bile ne kadar iğrenç ve güvensizlik yaratıyor.
Sınır mı; olmayan kişiler olabilir, eşiniz olabilir ama daha fazlası sonra sıkıntı yaratır, benden bu kadar gerisi size kalmış.

Adım adım baştan çıkarma rehberi! Sevgiliniz ilgisiz mi? İşte Erkeğinizi baştan çıkaracak 10 yöntem!

Adım adım baştan çıkarma rehberi!

Onun hiç aklında yokken siz ortamı ısıtmak ve onu baştan çıkarmak mı istiyorsunuz? Erkeğinizi baştan çıkaracak 10 yöntem...

Canınız sevişmek istiyor. Bunun için eşinizin istek duymasını beklemek yerine siz harekete geçmeye ne dersiniz? Hem belki de hiçbir şey yapmayıp beklediğiniz sürece o hiçbir zaman sizin isteğinizi anlayamayacak. 

Öyleyse onun hiç aklında yokken ortamı ısıtmak ve onu baştan çıkarmak için önerilen 10 yöntemi deneyin. Mutlaka işe yarayacak!

Öpücüğün gücü

Baştan çıkarmanın ilk kuralıdır. Ama bu öpücüğün biçimi önemli elbette. Öperken elleriniz saçlarında dolaşırken kendinizi biraz geride tutarak onun vücudunda oluşacak hormonal sinyalleri daha da artırmanız ve size teslim olmasını sağlamanız işten bile değil...


Yardım isteyin


Nasıl mı? Mesela elbisenizi giydiniz, fermuarının kapatılması gerekiyor. İmdadınıza yakışıklınız yetişmeli elbette. İlk yakınlaşmayı böyle sağladıktan sonra sırada kolye var. Kolyenizi de takmasını isteyin ondan. Kolyenizi takarken hafifçe boynunuzu çevirip göz göze gelmeye çalışın ve gözlerinizle ne kadar istekli olduğunuzu gösterin. Sizi boynunuzdan öpmesi için fırsat yaratın. Gerisi gelecektir. 

Ellerini kullanın


Ona iyice yaklaşıp ellerini vücudunuzun mahrem bölgelerine koyun. Uzun zamandır onu tanıyorsanız en sevdiğini bildiğiniz yere dokundurun ellerini. Gerisini anlayacaktır. 


Duş keyfi

Sevgiliniz duş alırken banyodan içeri sızın ve suyun altındaki keyifli dakikalara siz de eşlik edin. Onu sabunlamaya başlayın. Küvette uzanmışsa yanına şarap götürün ve siz de küvette onun yanına uzanın. Köpüklerin altında tensel temas, kısa sürede sevişmeye dönüşecektir. 


Aşkın ritmi

İnsanların cinsel ilişki ritimleriyle blues müziğin ritmi benzerdir. Başka hiçbir müzik türü erotizme bu kadar yakın değildir. Bu müzik eşliğinde dans edip sıcak öpücükleri de eklemeniz çok işe yarayacaktır. 


Yağlı masaj

Onu aromatik yağlar eşliğinde masajla baştan çıkarın. Bir süre masaj yağını kendinize sürün ve masajı vücudunuzla yapmayı sürdürün. 


Çocuklaşın

İçinizdeki çocuğu açığa çıkarın. Evin içinde zıplayın, itişip kakışın. Üzerinize tek hamlede çıkartılabilecek hafif kıyafetler giyin. Klasik yöntemler her zaman işe yarar. 


Erotik mektup

Şu anda yanınızda olsaydı onunla neler yapacağınızı anlatan erotik bir mektup yazın. Bu mektubu buluştuğunuzda çaktırmadan ceket cebine atabilir, defterinin arasına koyabilirsiniz. Ya da teknolojinin nimetlerinden yararlanarak e-posta olarak gönderebilirsiniz. Aman dikkat! İş yeri mail’ine değil, özel mail adresine yollamayı unutmayın. Herkesin sizin erotik hayallerinizden haberdar olmasına gerek yok, değil mi? 



Kalça bölgesine dokunun

Erkeklerin kalça bölgesinde bulunan prostat kısmı, onların başlıca G noktalarından biridir. Bu nedenle erkeğinizin kalçasına uygulayacağınız minik bir masaj veya konduracağınız bir öpücük onu çılgına çevirecektir.


Açık olun

Onu istiyorsunuz, hem de şimdi! İşi hiç uzatmadan, doğrudan mesaj vermeyi deneyin. Arabada, merdivenlerde, asansörde ya da bambaşka bir yerde… “Acaba”, “keşke”, “olur mu”ları bir kenara bırakın ve şehvet ile cesaret içeren kısa cümleler sarf edin: “Seni hissetmek istiyorum”, “Gel bana” gibi net mesajlarla onun dizlerinin bağını çözün.